Dün gece, biri bana ilginç bir soru sordu: Neden piyasalara daha fazla odaklandıkça, kaybetme olasılığı artıyor? Bu fenomen aslında derin bir sorunu yansıtıyor - yatırım psikolojisi.
Kripto para piyasasında, genellikle üç tip yatırımcı görebiliriz:
Birinci sınıf, tam pozisyon yatırımcılarıdır. Piyasa düştüğünde kaçınmayı seçerler ve hafif bir yükseliş olduğunda çıkmak için acele ederler. Bu davranış genellikle büyük hareketleri kaçırmalarına ve küçük dalgalanmalarda para kaybetmelerine neden olur.
İkinci grup tamamen kayıtsız olanlardır. Uzun süre piyasa dinamiklerine dikkat etmezler, ancak belirgin bir artış gördüklerinde pişmanlık duyarlar. Bu pasif tutum genellikle onlara iyi fırsatları kaçırttırır.
Üçüncü tür, en ideal yatırımcıdır. Genellikle yarım pozisyon alır ve makul bir zararı durdurma noktası belirlerler. Bu strateji, onların piyasada sakin kalmalarını sağlarken, hesap değerlerinin de istikrarlı bir şekilde artmasına olanak tanır.
Üçüncü tür yatırımcı olmak için anahtar, bir "oyun zihniyeti" geliştirmektir: zaferden dolayı kibirlenmemek, yenilgiden dolayı umutsuzluğa kapılmamak; sorumluluktan kaçmamak ve kör bir özgüvene sahip olmamak; her zaman gelecekteki stratejiye odaklanmak, geçmişin kazanç ve kayıplarına takılıp kalmamak.
Bu zihniyeti pratikte nasıl uygulayabiliriz? Aşağıdaki üç adımı takip etmenizi öneririm:
Öncelikle, tüm pozisyon açmaktan kaçının. Tüm fonlarınızı piyasaya yatırmak, daha çok bir kumar oynamaya benziyor, yatırım yapmaya değil. Bu yaklaşım, istikrarlı bir getiri sağlamaz, aksine ruhsal ve fiziksel sağlığınızı ciddi şekilde etkileyebilir.
İkincisi, makul bir katılım sürdürmektir. Piyasadan tamamen uzak kalmak, piyasa hareketlerini algılama yeteneğinizi köreltebilir; hem boğa piyasası hem de ayı piyasası geldiğinde önemli yatırım fırsatlarını kaçırabilirsiniz.
Son olarak, pozisyonu uygun bir seviyede kontrol edin. Deneyimlerime göre, ideal pozisyon, piyasaya makul bir şekilde odaklanmanıza izin vermeli, ancak normal yaşamınızı etkilememelidir. Genellikle %40 ile %60 arasında bir pozisyonda kalırım, böylece büyük dalgalanmalarla karşılaştığımda bile nispeten sakin bir zihin yapısını koruyabilirim.
Bu stratejiyi benimsediğinizde, kendinizi yavaş yavaş pasif bir "soğan" olmaktan, istikrarlı kazançlar elde eden bir "profesyonel oyuncu" olmaya dönüştüğünüzü göreceksiniz. Başarılı yatırımın sık işlem yapmakta değil, doğru yöntemlerde ve istikrarlı bir zihniyette yattığını unutmayın. Eğer sürekli zarar ettiğinizi düşünüyorsanız, belki de yatırım stratejinizi yeniden gözden geçirmenin zamanı gelmiştir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Dün gece, biri bana ilginç bir soru sordu: Neden piyasalara daha fazla odaklandıkça, kaybetme olasılığı artıyor? Bu fenomen aslında derin bir sorunu yansıtıyor - yatırım psikolojisi.
Kripto para piyasasında, genellikle üç tip yatırımcı görebiliriz:
Birinci sınıf, tam pozisyon yatırımcılarıdır. Piyasa düştüğünde kaçınmayı seçerler ve hafif bir yükseliş olduğunda çıkmak için acele ederler. Bu davranış genellikle büyük hareketleri kaçırmalarına ve küçük dalgalanmalarda para kaybetmelerine neden olur.
İkinci grup tamamen kayıtsız olanlardır. Uzun süre piyasa dinamiklerine dikkat etmezler, ancak belirgin bir artış gördüklerinde pişmanlık duyarlar. Bu pasif tutum genellikle onlara iyi fırsatları kaçırttırır.
Üçüncü tür, en ideal yatırımcıdır. Genellikle yarım pozisyon alır ve makul bir zararı durdurma noktası belirlerler. Bu strateji, onların piyasada sakin kalmalarını sağlarken, hesap değerlerinin de istikrarlı bir şekilde artmasına olanak tanır.
Üçüncü tür yatırımcı olmak için anahtar, bir "oyun zihniyeti" geliştirmektir: zaferden dolayı kibirlenmemek, yenilgiden dolayı umutsuzluğa kapılmamak; sorumluluktan kaçmamak ve kör bir özgüvene sahip olmamak; her zaman gelecekteki stratejiye odaklanmak, geçmişin kazanç ve kayıplarına takılıp kalmamak.
Bu zihniyeti pratikte nasıl uygulayabiliriz? Aşağıdaki üç adımı takip etmenizi öneririm:
Öncelikle, tüm pozisyon açmaktan kaçının. Tüm fonlarınızı piyasaya yatırmak, daha çok bir kumar oynamaya benziyor, yatırım yapmaya değil. Bu yaklaşım, istikrarlı bir getiri sağlamaz, aksine ruhsal ve fiziksel sağlığınızı ciddi şekilde etkileyebilir.
İkincisi, makul bir katılım sürdürmektir. Piyasadan tamamen uzak kalmak, piyasa hareketlerini algılama yeteneğinizi köreltebilir; hem boğa piyasası hem de ayı piyasası geldiğinde önemli yatırım fırsatlarını kaçırabilirsiniz.
Son olarak, pozisyonu uygun bir seviyede kontrol edin. Deneyimlerime göre, ideal pozisyon, piyasaya makul bir şekilde odaklanmanıza izin vermeli, ancak normal yaşamınızı etkilememelidir. Genellikle %40 ile %60 arasında bir pozisyonda kalırım, böylece büyük dalgalanmalarla karşılaştığımda bile nispeten sakin bir zihin yapısını koruyabilirim.
Bu stratejiyi benimsediğinizde, kendinizi yavaş yavaş pasif bir "soğan" olmaktan, istikrarlı kazançlar elde eden bir "profesyonel oyuncu" olmaya dönüştüğünüzü göreceksiniz. Başarılı yatırımın sık işlem yapmakta değil, doğru yöntemlerde ve istikrarlı bir zihniyette yattığını unutmayın. Eğer sürekli zarar ettiğinizi düşünüyorsanız, belki de yatırım stratejinizi yeniden gözden geçirmenin zamanı gelmiştir.